Basında AKKİM

Dr. Semih Durmuş Röportajı

  • 30 Ocak 2021
Dr. Semih Durmuş Röportajı

İş yaşamına 2007 yılında başlayan Akkim Ar-Ge Direktörü Dr. Semih Durmuş ile Ar-Ge’nin öneminin yanı sıra şirkete ve hayatımıza katkıları üzerine konuştuk.

Öncelikle Ar-Ge birimiyle ilgili bilgi alabilir miyiz?

Ulusal kimya endüstrimizin liderlerinden Akkim’in Ar-Ge faaliyetlerinin geçmişi 1987 yılına uzanıyor. O yıllarda Grup şirketimiz Aksa’nın kimyasal ihtiyaçlarına lokal üretim ile ekonomik ve hızlı çözümler sunmak için başlayan hikâyemiz bugünlere geldiğimizde, alanlarında uzman 30’dan fazla araştırmacı ve teknisyen ile global standartlarda inovasyon yapabilen bir organizasyona dönüştü. Farklı eğitim, bilimsel altyapı ve profesyonel geçmişlere sahip araştırmacılarımız ülkemizin, sanayimizin ihtiyaçlarından yola çıkarak müşteri odaklı kimyasal ürünler geliştiriyor. Akkök Grubumuzun ve üst yönetimimizin inovasyonu iş modelimizin ayrılmaz parçası olarak konumlandırması, devletimizin Ar-Ge faaliyetleri için sağlamış olduğu eşsiz teşvik ve muafiyet ortamı faaliyetlerimizi etkin şekilde hızlandırdı. Organizasyonel yapımızda Performans Kimyasalları ve Temel Kimyasallar olmak üzere iki ayrı araştırma grubu bulunuyor. Elde edilen tüm bilgi ve tecrübenin teknik, finansal, süreç boyutlarında sağlıklı biçimde takibi ve raporlanması için oluşturulmuş Proje Ofisimiz’de ilgili araştırma gruplarımızla birlikte yakinen çalışıyoruz.

Kimya sektöründe Ar-Ge’nin önemi hakkında düşünceleriniz nedir?

Değişen ve gelişen yaşam koşulları, yaşlanan nüfus, değişen yeme ve içme alışkanlıkları kimya sektörünü de değişime zorluyor. Örnek vermek gerekirse, 30 yıl önce ambalajlı gıda yokken, bugün birçoğumuzun hayatında ambalajlı gıdalar yer alıyor. Ülkemizde mikrodalga fırın kullanımı pek yaygın değil ve önümüzdeki yıllarda bu alışkanlığın değişeceğini düşünürsek, mikrodalgada ısıtılarak tüketilecek yiyecekler için çok büyük bir ambalaj sektörü oluşacak. Geçmişte sıvı deterjan kullanımı kısıtlıyken, şimdi birçoğumuzun evlerinde sıvı deterjanlar var. İhtiyaçlar değişiyor, artıyor. Bu bağlamda ülkelerin sanayiye, sanayinin kimyaya, kimyanın da Ar-Ge’ye olan ihtiyacı her gün daha da artmakta. Yeni ihtiyaçları karşılamak için geliştirilecek ürünlerin üretilebilmesine olanak sağlayabilecek kimyasalların geliştirilmesi bu anlamda hayati öneme sahip. Değer katılmış, yenilikçi kimyasal ürünler yeni malzemelerin kimyasal ve fiziksel özelliklerini değiştirmekte beklenen özelliklerinin çok üzerinde performans sonuçları alınabilmekte. Öyle ki, yeni geliştirilecek bir ambalaj malzemesi ile gıdaların raf ömrü beklenenin çok üzerinde uzatılabiliyor.

Akkim’deki Ar-Ge sürecini anlatır mısınız?

Ar-Ge’mizdeki geliştirme süreçlerimizi fikirden ticari ürüne kadar bilimsel, teknik ve finansal boyutlarda etkin biçimde takip edebiliyoruz. Yatırım gereklilikleri, tedarik ve satış-pazarlama dinamiklerinin düzenli takibinin ve kaydının yapıldığı sistemlerimiz sayesinde projelerimizde tamam ya da devam kararlarını anlık verebilmekteyiz. Bu anlamda dinamik bir proje ve kaynak yönetim sistemimiz olduğunu söyleyebilirim. İnovasyon seviyeleri farklı, pazar ve müşteri odaklı projelerimiz gerçekleştirmekte olduğumuz düzenli toplantılarla tüm şirket içi paydaşlarımıza aktarılıyor. Paydaşlarımızın yapacakları yorumlar, önerecekleri aksiyonlar projelerimizin doğru zamanda, verimli kaynak yönetimiyle tamamlanması için hayati önem taşıyor. Şirketimizde herkesten fikir alabileceğimiz, projelerimiz için katkılarını rahatlıkla sunabilecekleri bir iklim yaratmaya çalışıyoruz. Fikirlerin ve önerilerin tamamını değerlendiriyoruz. Fikir ortaya çıktığında, satış, pazarlama, yatırım, üretim, tedarik zinciri ve diğer tüm ilgili birimlerimizden bilgiler alarak farklı disiplinleri bir araya getiriyoruz. Sonrasında projeyle alâkalı herkesin bir araya geldiği aylık toplantılar düzenliyoruz. Anlaşılacağı üzere Akkim’de inovasyon süreçlerinin sahibi ve takipçisi tüm çalışanlardır.

Ar-Ge olarak diğer birimlerle nasıl etkileşim içine giriyorsunuz?

Akkim Ar-Ge olarak kendimizi, şirketimizin tüm birimleri ile ayrılmaz bir bütün olarak görüyoruz. Şirket için paydaşlarımızın tamamıyla iletişimi artıracak düzenli koordinasyon toplantıları yapıyoruz. Geliştireceğimiz veya geliştirdiğimiz ürünlerin çok farklı boyutlarda farklı uzmanlıklar açısından değerlendirilmesi, olası yanlışların önüne geçmemizi sağlıyor. Ar-Ge yetkinliklerimiz, üretim altyapımız, regülasyon bilgimiz, tedarik süreçlerine olan hâkimiyetimiz, İSG ve diğer tüm farklı alanlardaki görüşler projenin en başında belirlenen amaç ve kapsamına zamanında ulaşabilmek anlamında bize güç katıyor. Bu kapsamda ilgili tüm iç paydaşlarımızla düzenli haftalık ve aylık toplantılar gerçekleştirerek ortak aksiyonlar belirliyor, birlikte takip edebiliyoruz. Tüm Akkim çalışanlarını hatta şirket dışı paydaşlarımızı yeni ürün süreçlerimize dâhil etmeye çalışıyoruz. Amacımız yeni ürün geliştirmek; ülkemiz, şirketimiz, ailemiz ve kendimiz için değer yaratmak. Bu amaç için verilecek her türlü desteğin ve fikrin çok değerli olduğunu düşünüyorum.

Ar-Ge çalışmalarının ülke ekonomisine katkıları nelerdir?

Ülkemizin sanayiye, sanayimizin kimyaya, kimyanın ise Ar-Ge’ye ihtiyacı her gün artıyor. Ulusal kaynaklarımız ve kendi araştırmacılarımızla geliştirdiğimiz ürünler, sanayimizin dolayısıyla ülkemizin dışa bağımlılığının azaltılmasında önemli rol oynuyor. Değer katılmış, yenilikçi ürünlerin ekonomik, milli ve yerli olarak geliştirilmesi hemen tüm sanayi kollarına katkısının olması ile birlikte savunma sanayi ve ilaç endüstrisi gibi ülkemiz için kritik alanlardaki rekabet gücünü bir ölçü daha fazla artırabilmekte. Geliştirilen ürün/ürünler bölgemizde ve tüm dünyada Akkim için ihracat potansiyeli oluşturuyor. Akkim’de geliştirilen ve üretilen bir ürünün İran’da bir fabrikada kullanıldığını bilmek, görmek ya da Şili’deki bir madende bize ait ürünlerin kullanılıyor olması anlatılamaz bir mutluluk.

Ar-Ge çalışmalarına devletin yaptığı katkılar var mı?

Devletimizin özellikle son yıllarda oluşturduğu inovasyon iklimi bizler için mutlu edicidir. Fikri, niyeti ve iştahı olan hemen her kişi ve kuruluşun desteklenmesine olanak sağlayan onlarca teşvik ve muafiyet mekanizması oluşturularak hizmetimize sunuldu. Gerek 5746 Sayılı Kanun’un sağladığı teşvik ve muafiyetler gerekse TÜBİTAK TEYDEB destekleri ile finansal yükümüzü bir ölçüde de olsa devletimizle paylaşabilmekteyiz. Bu gerçeklerden hareketle, ulusal endüstrimizin ihtiyacı olan ithal ürünlere yerli ve ekonomik çözümler sunmayı kendimize görev olarak almış bulunuyoruz. Geliştirilen bu ürünler ayrıca firmamız ve ülkemiz için ciddi ihracat potansiyeli oluşturuyor. Nitelikli iş gücünün istihdamı, projelerin mâli ve teknik açıdan alanlarında uzman hakemler tarafından denetleniyor olması da Ar-Ge kültürünün geliştirilmesine büyük katkı sağlıyor.

Koç Üniversitesi ile ortak yaptığınız projeden bahsetmenizi istesek?

Koç Üniversitesi ile ortak Ar-Ge Merkezi kurarak, değişen ve gelişen ihtiyaçlarımıza farklı yöntemler ve çalışmalarla cevap vermeyi amaçlıyoruz. Üniversitenin akademik yetkinlik ve altyapısından faydalanmaya çalışıyoruz. Dünyaya baktığımızda bu tür ortaklıkların etkin şekilde kullanıldığını, çok uluslu firmaların inovasyon stratejilerinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu görebiliyoruz. Alanlarında uzman, farklı bilim dallarında doktora ve doktora üstü eğitime sahip araştırmacıların görev aldığı bu merkezde bilimsel bilgi, Akkim için yeni ürünlere ve yatırım fikirlerine dönüşecek, şirketimiz daha da güçlenecektir.

Son olarak Akkim ailesinin bir üyesi olmak sizin için nasıl bir anlam ifade ediyor?

Mutluyum. Yeni ürün geliştirme ve inovasyonu iş modelinin ayrılmaz parçası olarak gören, istikrarlı, kararlı ve yeni yatırımlarla büyüyen böylesi kıymetli bir firmada görev almak, bu ailenin bir üyesi olmak benim için 2017’deki en önemli gelişmelerden biri oldu. Değişen yaşam şekillerine, gelişen yeni ihtiyaçlara yönelik yenilikçi kimyasal ürünler geliştirmek ve insanların yaşam kalitelerini yükseltmek, bunun sonucu olarak da ülkemize, bölgemize hatta tüm dünyaya değer katmak için kurucularımızın, sermayedarlarımızın ve yöneticilerimizin bize verdikleri fırsatların nice yıllar sürmesini diliyorum. Tercih edilen ve saygın bir kimya şirketi olmaya devam edebilmek adına Ar-Ge ekibi olarak bundan sonraki yıllarda daha da azimli, kararlı, mutlu ve farklı olacağız.