Akkim Gündem | Sayı 25

Akkim Gündem 36 D O S YA - S Ü R D Ü R Ü L E B İ L İ R L İ K Kaynak: Deloitte Global 2022 Z ve Y Kuşağı Araştırması ve bunu dert ediniyorlar. Bu dert edinme hali çok değerli, ne de olsa yerleşik algılar ve sistemler üzerinde dönüştürücü bir etki - ye sahip. Tüm bunlar da sürdürülebilirlik kavramının sadece Z kuşağı için değil, herkes için öncelik olmasına katkı sağlamaya devam ediyor. Z KUŞAĞI: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTE İTİCİ GÜÇ Z kuşağının “gerçekçi” yanı ve “sorgulayan” özelliği, onların kolay ikna edilir olmadıklarını gösteriyor. Bu durum, sürdürülebilirlik konusunda da geçerli. Yani, bir ürünün üzerinde “çevre dostu”, “organik” gibi etiketler yazmasına hemen güvenmiyor, sorgulu - yor ve ikna edilmek istiyorlar. Haliyle markaların sürdürülebilirlik hikâyelerini bilmek öncelikleri arasında yer alıyor. Yeme-içmeden modaya, otomotivden gayrimenkule, kozme - tikten teknolojiye hemen her sektör de dijitalleşmeye önem vermek ve derlenen verileri daha anlamlı çıktılara dönüştürmek, karbon ayak izlerini açıklamak, döngüsel ekonomiye katkılarını göstermek ve Z kuşağının güvenini kazanmak için daha çok ça - balamak zorunda. Mesela giyim kuşam konusunda bambaşka bir nesille karşı kar - şıyayız. Hızlı moda markalarına sırt çeviren Z kuşağı, ikinci el veya kiralık kıyafet tercih etmekte kararsızlık yaşamıyor. Alışverişte çevreye duyarlı üretim yapan markaları arıyor, buluyor. Başka bir ifadeyle, sürdürülebilir tüketimden yanalar. Aynı zamanda sürdürülebilir gıda istiyorlar. Sosyal medya plat - formu Twitter’ın çeşitli sektörlerdeki veri ve uzman analizleri - ni içeren BirdsEye raporuna göre, pandemiyle birlikte sosyal medyada sürdürülebilir gıda üzerine yapılan tartışmalar artar - ken; burada gerçekleşen konuşmaların yüzde 46,5’i Z kuşağı tarafından yapılmış durumda. Gıda kullanımı, gıda tedariki ve geri dönüştürme yöntemleri artık öne çıkan başlıklar arasında yerini aldı. Deloitte tarafından bu yıl 11’incisi yayımlanan “2022 Y ve Z Kuşağı Araştırması”, Türkiye dâhil toplam 46 ülkede Y kuşağından 8 bin 412, Z kuşağından da 14 bin 808 kişi ile gerçekleştirildi. Araştırma sonuçları; gençlerin yaşam maliyeti, iklim değişikliği, gelir dağılımı eşitsizliği, jeopolitik çatışmalar konusunda endişeli olmalarına karşın, olumlu toplumsal değişimleri yönlendirmeye kararlı olduklarını ortaya koydu. Araştırmadan öne çıkan satır başları şöyle: 1. Çevreyi korumak Z Kuşağı için önemli gündem maddesi olmaya devam ediyor. 2. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 75’i, dünyanın iklim değişikliğine yanıt vermede kritik bir noktada olduğuna inanıyor, ancak yarısından daha azı gezegeni koruma çabalarının başarılı olacağı hakkında iyimser düşünüyor. 3. Z kuşağının ve Y kuşağının büyük çoğunluğu (yüzde 90) çevre üzerinde oluşturdukları etkileri azaltmak için çaba sarf ediyor. Birçoğu sürdürülebilir seçimler yapmak için daha fazla para ödemeye hazır olduklarını belirtiyor. Z kuşağının yüzde 64’ü, çevresel açıdan sürdürülebilir bir ürün satın almak için daha fazla para ödeyeceğini söylerken, yüzde 36’sı o kadar sürdürülebilir olmayan daha ucuz bir ürün seçeceğini belirtiyor. 4. Z kuşağı, işletmelerin ve işverenlerin çevre konusunda daha fazlasını yapmasını istiyorlar. Z kuşağının yalnızca yüzde 18’i, işverenlerinin iklim değişikliğiyle mücadeleye güçlü şekilde bağlı olduğuna inanıyor. 5. Z Kuşağı, işverenlerin tek kullanımlık plastiklerin yasaklanması ve insanların daha iyi çevresel kararlar almasına yardımcı olacak eğitimler verilmesi gibi çalışanların doğrudan katılımını sağlayan görünür iklim eylemlerine öncelik verdiğini görmek istiyor. 6. Y ve Z kuşağı çalışanlar arasında işverenlerinin toplumsal ve çevresel konulara ilişkin tutumlarından memnun olanların, aynı işte beş yıldan fazla kalmak isteme olasılıkları daha yüksek görünüyor. 6 MADDEDE Z KUŞAĞI