Akkim Gündem | Sayı 24

AkkimGündem l 13 Mart - Haziran / Sayı 24 Meteoroloji Örgütü bu konuyu ilk defa ortak akılla dile getiren yapı oldu. 1994’te Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçe- ve Sözleşmesi oluşturuldu ve ülkeler bu sözleşmeye sahip çıktı. 1997’de Kyoto Protokolü ortaya çıktı ve 2015 yılında da Kyoto Protokolü’nün 2020 yılında sona erecek olma- sı nedeniyle yerine geçecek olan yeni bir anlaşma -Paris Anlaşması- BM platformunda 21. Taraflar Konferansı’nda (COP-21) oy birliğiyle kabul edildi. Tüm bu tarihsel süreçte, farklı ülkelerin bilim insanları tarafından oluşturulan Hükümetler Arası İklim Değişik- liği Paneli (IPCC) düzenli olarak iklim değişikliği, mevcut durum ve olası risklere dair raporlar hazırladı. Bu rapor- lardan, üç çalışma grubu üzerinden kurgulanan altıncı değerlendirme raporuna ait ilk çalışma grubu raporu 9 Ağustos 2021’de kamuoyuyla paylaşıldı. Raporun İskoçya’da 1-12 Kasım tarihlerinde yapılacak 26. Taraflar Konferansı öncesinde yayımlanmış olması, kon- feransa katılacak ülke temsilcilerinin daha ciddi kararlar almasını sağlamak adına önemli bir hamle. Bu raporun öncekilere kıyasla daha hassas öngörüleri olan modeller ve teknikler kullanılarak hazırlandığını belirtmekte fayda var. İnsan faaliyetleri kaynaklı küresel yüzey sıcaklığındaki artışın 2010-2019 döneminde 1850-1900 dönemine göre 0,8-1,3 0 C daha yüksek olduğu tespit edildi. Dünyada son 40 yılın her bir 10 yılının bir öncekinden daha sıcak geçti- ği; 1979-1988 yılları ve 2010-2019 yılları arasında Arktik okyanusundaki buzul miktarında ciddi miktarda düşüş yaşandığı da raporda yer aldı. Deniz seviyesi 1901-1971 arasında yılda ortalama 1,3 mi- limetre; 1971-2006 yılları arasında yılda ortalama 1,9 mi- limetre; 2006-2018 yılları arasında ise yılda ortalama 3,7 milimetre olacak şekilde arttı ve 1981-2018 yılları arasında deniz seviyesinde toplam 20 santimetre artış gerçekleşti. Küresel ısınma sürecinde her 1 0 C’lik artışta ekstrem gün- lük yağış olaylarında yaklaşık yüzde 7 oranında bir artış yaşanacağı ve bunun da küresel ölçekte tropikal siklonla- rın yıkıcı etkisinin, yoğunluğunun artması anlamına gele- ceği de raporda yer alıyor. DİKKAT ÇEKEN ÇIKTILAR Bu raporda, diğerlerinde yer almamış önemli çıktılar da var. Raporun önemli çıktılarından biri Paris Anlaşması’n- da hedeflenen dünya ortalama sıcaklığının sanayi devri- mindeki ortalama sıcaklığa göre en fazla 1,5 derece artış ile sınırlandırılmasının mevcut durumda mümkün olma- dığı. Yapılan analizlere göre, eğer ülkeler ciddi adımlar atmazlarsa 2040 yılına geldiğimizde dünyanın ortalama sıcaklığı 1,5 derece artmış olacak. Şu anda 1,1 derece ar- tışla neler yaşadığımızı görüyoruz. Denizlerimizin asit- lenmesiyle balıkçılığın azalması, kuraklık, sel felaketleri, yangınlar, sıcak hava dalgaları, fırtınalar, deniz suyu se- viyesinde hızlı artış… Özetle birçok felaketin artarak de- vam edeceği öngörülüyor. Diğer önemli çıktı ise yaşadığımız bu krizin, küresel ısın- manın (fosil yakıt tüketimi, orman alanlarının yok edil- mesi gibi) insan faaliyetlerinden kaynaklandığını tartış- maya kapı aralamayacak kesinlikte ortaya koyması oldu. Bazı iklim değişikliği inkârcılarının da artık bu konuyu inkâr etmeleri pek mümkün görünmüyor. Dünyanın dört bir yanından bilim insanları bir kez daha ne kadar büyük bir krizin içerisinde olduğumuzu, eğer bir an önce önlem alınmaz ise insan kaynaklı küresel ısınma ile felaketlerin artarak devam edeceğini, dünyanın yaşanılmaz bir hale döneceğini açık ve net bir şekilde ifade ediyor.”

RkJQdWJsaXNoZXIy MTczMDA=